İçindekiler
Teknoloji Bağımlılığı Nedir?
İnternet ve akıllı telefonların ortaya çıkışından bu yana araştırmalar, bu buluşların insan hayatı ve davranışı üzerindeki etkisini araştırmaktadır. Görülen o ki hem gençlerin hem de yetişkinlerin sürekli olarak sosyal medyaya ve internete “bağlı kalma” ihtiyacı günden güne artış göstermektedir. Bu bağlı kalma ihtiyacı da genellikle gençlerde bir şeyleri kaçırma korkusuna ve dışlanma korkusuna yol açmaktadır. Dolayısıyla kişiler çevrimiçi olmak “zorunda” hissetmektedir. Artık araştırmalar sayesinde biliyoruz ki çevrimiçiyken beyinde meydana gelen nörolojik değişiklikler, bağımlılık kategorisinde bulunan diğer etmenlere benzerlik göstermekte, böylelikle teknoloji de bağımlılıklar listesine eklenebilmektedir. Teknoloji bağımlılığı, davranışsal bağımlılıklar olarak adlandırılan bir bağımlılık kategorisine girmektedir. Davranışsal bağımlılıklar, ruh sağlığı ve bağımlılık uzmanları tarafından geniş çapta tanınmaktadır ve kumar ve seks gibi diğer davranışları da içermektedir. Davranışsal bağımlılıklar, davranışı kontrol etme, düzenleme veya sınırlama konusunda başarısızlık ile karakterize edilir. Doğal olarak ihtiyaç arttıkça çevrimiçi kalma süresi ve teknoloji kullanımı sürekli artış göstermektedir. Ancak bazı gençler ve genç yetişkinler, teknolojinin normal seviyelerde kullanımından; okul, iş, aile ve sosyal yaşam üzerinde olumsuz etki yarattığı bir alana geçmektedir. Araştırmalara göre, 13-18 yaşlarındaki gençler 2021’de ortalama olarak günde yaklaşık 8,4 saatlerini ekran kullanarak (ör. TV ve çevrimiçi video izlemek, video oyunları oynamak ve video izlemek) geçirdi. Bu süre 2019’da günde 7,2 saatti. Çevrimiçi video izlemek (%77) ve sosyal medyayı kullanmak (%62) ise en sık yapılan aktiviteler olarak belirtilimektedir1.
Neden Teknoloji Bu Kadar Bağımlılık Yapıcı?
Teknoloji, bir bağımlılık için gereken uyarılma ihtiyacına ve bunun yanında kişinin çevresiyle kuracağı etkileşim ve doğal merak duygusu gibi ihtiyaçları büyük bir verimlilikle karşılamaktadır. Gençler bir stres yaşadıklarında (reddedilme ya da sınavda kötü bir not alma gibi), teknoloji sayesinde bu streslerinden hızlıca kurtulabilmekte ve bu şekilde teknoloji temel ihtiyaçları karşılamanın hızlı ve kolay bir yolu haline gelmekte ve bu nedenle bağımlılık yaratmaktadır. Teknoloji, beynin zevk sistemlerini diğer bağımlılık yapıcı maddelere benzer şekilde etkiler. Haz ve ödül döngüsü kişinin ekrana tekrar tekrar bakmasını sağlar ve bu şekilde sıkıntıları giderir, sosyalleşmelerine yardımcı olur ve gerçeklikten kaçmalarını sağlar. Video ve bilgisayar oyunları, akıllı telefonlar, tabletler, sosyal medya, ve internet, teknolojiye bağımlılığı artırabilecek ve gençler için olumsuz sonuçlara yol açabilecek çeşitli erişim noktaları sağlar. Örneğin internet muazzam miktardaki bilgiye benzeri görülmemiş hızlarda olağanüstü derecede yaklaştıran bir araç olarak bağımlılık yaratabilir. Artık her alandan, hatta saatlerimizden bile internete girilebilmektedir. “Bir Şeyi Kaçırma Korkusu” (Fear Of Missing Out, FOMO) gençler ve genç yetişkinler için sanki her an olacaklardan haberdar olmadıkları zaman gündemden uzak kalacak ve dışlanacaklar endişesi oluşturur. FOMO ile ilgili olarak bazı Facebook kullanıcıları, sosyal medya platformlarını kaygılarını veya depresyonlarını hafifletmek için seçtikleri bir yöntem olarak kullandıklarını bildirmektedir2. Doğal olarak ulaşılması olabildiğince kolay olduğu için sosyal medyaya karşı durmak oldukça zordur. Örneğin, Instagram bireysel olarak alakalı bilgileri en kolay yollarla sunabilir, Twitter haber akışını sağlayabilir, YouTube bunları video yoluyla yapabilir. Sosyal medya zaman, coğrafya veya sosyal statü bakımından bizden uzakta olanlara anında ulaşmamıza ve onlara ne isteniyorsa paylaşılmasına olanak tanıyarak insani bağlantı ihtiyacımızı besler. İnsan sosyal bir varlıktır ve duygusal ve psikolojik sağlığımız için insan temasına ihtiyacımız vardır. Sosyal medyanın çekiciliği, kişisel iletişim çabalarına veya kısıtlamalarına gerek kalmadan sosyal ihtiyaçları karşılamamıza yardımcı olmasıdır. Teknolojinin bu kadar bağımlılık yaratıcı olmasının bir diğer faktörü ise video ve bilgisayar oyunlarıdır. İnsan psikolojisinin özelliklerinden biri, kendimizi yetkin, özerk ve sosyal hissetmek istememizdir. Zor bir oyunu “yenmek”, kişinin bir konuda iyi olduğunu hissetmelerini sağlar. Oyunlar, oyunculara çok çeşitli seçenekler sunarak, aksi takdirde gerçeklikle baş edemeyecek olan gençler için özerklik duygusu oluşturur. İnsanları gerçek dünyada başarılı hissettiren neyse genellikle video oyunlarında da aynısı vardır. Kişi oyunlara zaman harcayarak ve seviyeler atlayarak sanal olarak “zengin” ve “prestijli” olunca, çevrimiçi bir topluluk içindeki itibarı artar, sanki gerçekten kendisini gerçekleştirmiş gibi hissedebilir. Oyuncular kendilerini, seçtikleri oyunun tartışıldığı YouTube, Twitch gibi kanallarla aynı ortak ilgi alanlarına sahip diğer kişilerle bağlantı kurmaktadır. Oyun evreninde kurulan sosyal ilişkiler aynı zamanda gerçeklikten, oyuncuların gerçek hayatta sahip olduklarından daha çekici veya daha yeni yeni kimlikler üstlenebilecekleri dijital dünyaya potansiyel bir kaçış sağlar.
Teknoloji Bağımlılığının Belirtileri Nelerdir?
Teknoloji bağımlılığı için tanı kriterleri halen araştırılmaktadır ancak anlık olarak teknoloji bağımlılığı için klinik bir tanı bulunmamaktadır. Bu türe en yakın tanı, Kumar Oynama Bozukluğunun bir alt kümesi olan İnternet Kumar Oynama Bozukluğudur. Ancak İnternet bağımlılığı Amerikan Psikoloji Derneği tarafından resmi olarak tanınmıştır ve Dünya Sağlık Örgütü’nün yanı sıra Çin ve Güney Kore gibi ülkeler de İnternet bağımlılığını halk sağlığına yönelik önemli bir tehdit olarak kabul etmiştir. Dijital bağımlılıklara yönelik tanı kriterleri üzerinde fikir birliği olmamasına rağmen, dijital bağımlılıkların belirti ve semptomlarına ilişkin pratik değerlendirmeler sağlayan çeşitli çalışmalar vardır. Her ne kadar dijital cihazlarda aşırı miktarda vakit geçirmek teknoloji bağımlılığının işareti olsa da, dijital cihazlarda geçirilen zamanın sıklığı ve süresi tek başına mutlaka teknolojik bir bağımlılık anlamına gelmemektedir. Daha da önemlisi, dijital kullanımın kişinin günlük yaşamına ve genel refahına müdahale etmesi ve bireyin dijital ortamı tercih etme konusunda takıntılı olması durumunda teknolojik bağımlılık ortaya çıkar. Teknoloji bağımlılığının bazı belirtileri şunlardır:
- Teknolojiyle veya belirli bir dijital ortamı azaltamama, uzak duramama, kontrol edememek.
- Sürekli teknolojik cihazları kullanmayı düşünmekle meşgul olmak.
- Kompulsif olarak dijital cihazları kullanma isteği ve dürtüsü yaşamak.
- Teknoloji pahasına iş, okul veya ilişkiler gibi önemli yaşam alanlarını ihmal etmek.
- Hayatınızda olumsuz sonuçlara yol açmasına rağmen dijital cihazları kullanmaya devam etmek.
- Bir zamanlar teknoloji pahasına keyif aldığınız sosyal ve boş zaman etkinliklerine olan ilginizi kaybetmek.
- Araba kullanırken veya şehrin caddesinde yürürken gibi tehlikeli durumlarda dijital cihazların kullanılması.
- Teknoloji kullanımı olmadığı zaman depresyon, anksiyete, stres veya sinirlilik gibi istenmeyen zihinsel sağlık belirtileri yaşamak.
- Zevk almak veya tatmini deneyimlemek için dijital cihazları kullanmak.
- Suçluluk veya utanç nedeniyle dijital kullanımı aileden, arkadaşlardan veya iş arkadaşlarından yalan söylemek veya saklamak.
- Dijital cihazları amaçlanandan daha uzun süre kullanmak veya zaman içinde dijital cihazları artan sıklıkta kullanırken kendinizi bulmak.
Bağımlılıkla ilgili kuruluşlar, bağımlılıkların uyuşturucu ve alkolle sınırlı olmadığını, doğası gereği davranışsal da olabileceğini kabul etmektedir. Tüm bağımlılıkların temel taşı; kontrolün kaybı, ruh halindeki değişiklikler, tolerans, geri çekilme ve olumsuz sonuçlara rağmen kullanımın sürdürülmesidir ve bunların hepsi dijital bağımlılığın karşılayabileceği kriterlerdir.
Neler Yapılmalı?
Dijital bağımlılığı tedavi etmenin ilk adımı, kişinin sorunun farkına varması ve yardım almak istemesidir. Bu genellikle kişi için en zorlu adımdır. Çoğu zaman sorun, kişi adına yardım arayan aile ve arkadaşlar tarafından fark edilir. Kişi motive olursa sorun ve eğer yeterince ilerlemiş değilse, ekran ve uygulama kısıtlamalarını etkinleştirmek, bildirimleri kapatmak, “Rahatsız Etmeyin” özelliğini etkinleştirmek gibi dijital denetime yardımcı olan teknolojik yeniliklerin yardımıyla kendi kendine çözülebilir. Bunların dışında, günlük programlara teknoloji dışı faaliyetleri ekleyen bir rutin oluşturmak iyi gelecektir. Örneğin, uyandığınızda, telefonu kontrol etmeden önce bir bardak su almak, pencerelerini açmak gibi işler telefon kullanımı geciktirecektir. Ev işleri veya başka sorumlulukları tamamlamadan telefon veya bilgisayara bakmamak gibi kurallar koyulmalıdır. Amaç, oyun, sosyal medya veya diğer dijital hesaplara giriş yapmadan önce teknoloji içermeyen aktiviteler yapmaktır. Eğer durum ileri seviyedeyse bağımlılık terapistinden profesyonel yardım alması gerekebilir ve teknoloji bağımlılıklarına yönelik farklı tedavi yöntemleri mevcuttur. Her birey kendi koşulları, geçmişi ve semptomlarıyla benzersiz olduğundan, kişinin (veya kişinin yakınlarının) kendisine uyan tedavi yaklaşımı bulması ve bunu ihtiyaçlarına göre uyarlaması önemlidir. Nörolojik dengesizlikler, altta yatan zihinsel sağlık sorunları ve çevresel stres etkenleri gibi dijital bağımlılığa yol açan faktörlerin ele alınması önemli olacaktır. Teknoloji bağımlılığı için bazı yaygın tedavi yöntemleri arasında Motivasyonel Görüşme, Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), Diyalektik Davranışçı Terapi (DDT), Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT), ve farkındalık temelli nüksetmenin önlenmesi yer alır. Terapi, bireysel terapi, aile terapisi, grup terapisi veya üçünün kombinasyonu şeklinde gerçekleştirilebilir. Altta yatan zihinsel sağlık sorunlarını gidermek için ilaç tedavisi de kullanılabilir. Bütünsel ve sağlıklı yaşam temelli tedaviler genellikle meditasyon, beslenme, fiziksel egzersiz, doğa ve diğer doğal ilaçlara odaklanarak teşvik edilir. Dijital bağımlılıklar için yatarak tedavi seçenekleri mevcut olsa da tedavi genellikle ayaktan yapılır. Dijital dünyada kendimizi teknolojiden tamamen uzak durmak gerçekçi olmadığı gibi, sorunu düzeltmenin etkili bir yolu da değildir. Tedavinin amacının dijital cihazlardan uzak durmak olmaması, bunun yerine amacın ölçülülük ve denge olması gerektiği konusunda fikir birliği vardır. Ancak dijital cihazlardan uzak durulması veya en azından sorunun kaynağından (örneğin: sosyal medya, oyun, porno ve bireyin bağımlılığının kökeninde olmayan diğer dijital kaynaklar) uzak durulması, bağımlılık tedavisi için önemlidir.
Kaynakça
- Commonsensemedia (2021), Ergenlerde ve Ergen Öncesi Çocuklarda Sosyal Medya Kullanımı
- Conrad, Brent. “Why Is Facebook Addictive? Twenty-One Reasons For Facebook Addiction – TechAddiction.” Video Game Addiction Treatment & Computer Addiction Help – TechAddiction. N.p., n.d. Web. 8 Feb. 2017. http://www.techaddiction.ca/why-is-facebook-addictive.html.
Evre Psikoterapi