Alzheimer Hastalığı, beyin hücrelerinin zamanla ölmesiyle ortaya çıkan ilerleyici bir hastalıktır. Hafıza kaybı, konuşma güçlüğü ve yön bulma sorunları gibi belirtilerle kendini gösterir. Demans olarak da bilinen bu hastalık, yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürür. Alzheimer’ın kesin nedeni bilinmemekle birlikte, yaş, aile öyküsü ve bazı genetik faktörler risk faktörleri arasında yer alır. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleriyle hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir ve hastanın yaşam kalitesi artırılabilir.
Demans, aklın yitirilmesi, zihinsel yetenek kaybı gibi anlamlar taşır. Bilinç durumu bozulmaksızın ortaya çıkan, ilerleyici ve kalıcı bilişsel kayıplara sebep olan, günlük yaşam etkinlikleri, sosyal ilişkiler ve mesleki performans gibi alanlarda bozulmaya neden olan bir sendrom olarak tanımlanmaktadır
Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından yayınlanan Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı (DSM-V)’na göre, demans, bilinç kaybı olmaksızın hafıza kaybıyla giden bir dizi kognitif bozukluğun varlığını tanımlar. Yaşlılıkla ilişkilendirilen bellek bozukluklarından ayırt edilmesi için, demansta başta bellek bozukluğu olmak üzere kişilik, organizasyon, algılama, düşünce ve dil gibi diğer bilişsel işlevlerde ve günlük yaşam aktivitelerinde bir azalma ve kayıp gözlemlenir.
Demans, hafıza, dil, öğrenme, muhakeme, sorun çözme, genel zekâ, algı, yönelim, dikkat ve sosyal yetenekler gibi kognitif fonksiyonları etkileyen bir durumu içerir. Dikkat ve çevresel uyaranları algılamada genel bir azalma gözlenir, bu da hastanın çevresinde olup biteni fark edememesine ve uygun tepkiler verememesine yol açar
Demansa çeşitli hastalıklar veya altta yatan tıbbi durumlar sebep olabilir. Başta Alzheimer hastalığı en sık neden olmak üzere, Lewy cisimcikli demans, frontotemporal demans ve vasküler demans, demansın en yaygın nedenleri arasındadır.
İçindekiler
Alzheimer Hastalığının Tanımı
Alzheimer hastalığı (AH), demansın en fazla karşılaşılan türlerinden biridir. Alzheimer hastalığı, bilişsel yetilerdeki kayıp, hafıza sorunları ve diğer nörolojik belirtilerle karakterize edilen bir demans formu olarak geniş bir bilinirlik kazanmıştır. Günlük işlerde azalma, kognitif fonksiyonlarda bozulma, kişilik ve psikososyal bozukluklarla neticelenen progresif bir hastalıktır.
Alzheimer Hastalığı’nın Etyolojisi ve Risk Faktörleri
Alzheimer hastalığı, çevresel ve genetik etkenlerin etkisiyle meydana gelen süreğen bir hastalıktır. Genellikle yaşlı kişilerde rastlanan Alzheimer hastalığı, nadiren daha genç yaş gruplarını da etkileyebilir. Çevresel etkenler içerisinde en önemli faktör yaştır ve Alzheimer riskini belirgin şekilde artıran bir faktördür. altmışbeş yaşın üstünde prevalans her on yılda üç katına çıkmaktadır.
Alzheimer riskini artıran faktörler arasında ailede demans öyküsü varlığı da önemli bir yer tutar. Şuur değişikliğine neden olan kafa travması, aşırı alkol tüketimi ve eğitim seviyesi düşüklüğü gibi faktörlerin de Alzheimer görülme olasılığını arttırdığı gösterilmiştir. Yüksek eğitim seviyesinin ise bilişsel rezervi artırarak Alzheimer’ın görülme riskini azalttığı düşünülmektedir.
Alzheimer Hastalığı’nda Tanı
Tanı koymak için, hastanın sosyal çevresi ve eğitim düzeyine uygun bir zihinsel muayene ve detaylı bir öykü alımı büyük öneme sahiptir. Öyküde belirtilerin ortaya çıkma şekli, kronolojisi ve hızını sorgulamak tanı açısından önemlidir. Alzheimer hastalığının ayırıcı tanısında öncelikle depresyon, merkezi sinir sistemi enfeksiyonları ilaç kullanımına bağlı bilişsel bozukluklar, B1 ve B12 eksikliği, tiroid hastalıkları ve normal basınçlı hidrosefali gibi muhtemel nedenlerin ekarte edilmesi gerekir.
DSM-V Alzheimer Tipi Demans İçin Tanı Kriterleri:
A. Birden fazla kognitif alanı içeren bozukluk kendini aşağıdaki iki maddeyi de içine alacak şekilde gösterir:
A1. Bellek bozukluğu (yeni bir bilgi öğrenme ve öğrenilmiş eski bir bilgiyi hatırlama yeteneğinin bozulması)
A2. Aşağıda sıralanan kognitif bozuklardan en az biri:
Afazi (dil bozukluğu)
Apraksi (motor fonksiyonların normal olmasına karşın belirli motor işlevlerin yerine getirilmesi yeteneğinde bozulma)
Agnozi (duysal fonksiyonların normal olmasına karşın objeleri tanımakta zorluk)
Yürütücü işlevlerde bozulma (planlama, sıralama, soyutlama, organize etme)
B. A1 ve A2 kriterlerinde tanımlanan bilişsel bozukluklar toplumsal ve mesleki işlevselliği ciddi biçimde bozmakta ve eski işlevsellik düzeyine göre anlamlı bir gerilemeyi temsil etmektedir.
C. Seyir, sinsi başlangıç ve yavaş ilerleyici bilişsel yıkım özelliklerindendir.
D. A1 ve A2 kriterlerinde tanımlanan bilişsel bozukluklar aşağıda sıralanan nedenlerden herhangi birine bağlı değildir:
1. Bellek ve diğer bilişsel işlevlerde ilerleyici bozulmaya neden olabilecek merkezi sinir sistemine ait diğer durumlar (örneğin, serebrovasküler hastalık, Parkinson hastalığı, Huntington hastalığı, subdural hematom, normal basınçlı hidrosefali, beyin tümörü)
2. Demansa neden olabileceği bilinen sistemik durumlar (örneğin, hipotiroidizm, B12 vitamini ya da folik asit eksikliği, niasin eksikliği, hiperkalsemi, nörosifiliz, HIV enfeksiyonu)
3. İlaçlar ve madde kullanımı ile ilgili durumlar
E. Bozukluklar deliryum seyri dışında ortaya çıkmıştır.
F. Bozukluk başka bir eksen hastalığı ile açıklanabilir nitelikte değildir.
Alzheimer Hastalığı Evreleri Nelerdir?
Alzheimer hastalığı kronik ve ilerleyici doğada bir hastalıktır. Hastalık aylarca istikrarlı bir seyir izleyebilir, ancak seneler içinde devamlı bir ilerleme gösterir ve ilerleyen aşamalarda, tüm hastalar mental fonksiyonlarını önemli ölçüde kaybederek tamamen bağımlı hale gelirler.
Hastalık işlevsel bakımdan temel olarak hafif, orta ve ileri evre şeklinde üç aşamadan oluşur:
Hafif evrede hasta iş verimliliğini kaybeder. Günlük rutin işlerini idame ettirse de mesleki işlevlerde belirgin zorluklar yaşamaya başlar. Konuşurken sözcük bulmada zorluk, aynı soruların tekrar tekrar sorulması, yakın hafızanın kaybolmaya başlaması dikkat çeken bulgulardır. Ev işlerinde, özellikle çamaşır ve bulaşık yıkama gibi eylemlerde beceriksizlik artar. Banka işlemlerinde ve fatura ödemelerinde yanlışlıklar ortaya çıkabilir. Modern teknolojik araçları öğrenme ve kullanma konusunda sorunlar yaşanabilir. Duygusal küntleşme, irritabilite ve inkâr eğilimi haricinde belirgin davranışsal değişiklikler gözlenmez, sosyal uyum iyi korunur. Temel hijyen alışkanlıkları korunsa da yıkanma, giyinme ve sofra alışkanlıklarında sık sık sorunlar yaşanır. Güncel olaylara ilgi azalır, okuma alışkanlıkları düşer, gazete ve televizyon haberlerine olan ilgi azalır, cinsel ilgi ve istek azalır. Uyku kalitesi bozulmaya başlar.
Muayene sırasında, özellikle yakın ve uzak hafıza, görsel-konumsal beceriler, isimlendirme yeteneği, planlama, soyutlama ve dikkat gibi alanlarda işlevsel bozukluklar tespit edilebilir.
Orta evre aşamasında, birey ev dışında tamamen özgürlüğünü kaybetmiştir. Ancak gözetim altında dışarı çıkabilmekte, yalnız kaldığında ise yönlendirme gerekmektedir. Yeni bilgileri öğrenme becerisi neredeyse tamamen kaybolmuştur. Okuma, anlama ve yazma yetenekleri giderek kaybolur. Birinci derece yakınları hakkındaki bilgileri genellikle hatırlasa bile torunların isimlerini, sayısını, okudukları okulları gibi detayları karıştırmaya başlar. Ev içindeki işlevselliği oldukça sınırlıdır. Yıkanma sırasında sıcaklık ayarlamada zorlanma olur. Tuvalet ihtiyacı, el ve yüz yıkama gibi basit işleri çoğu zaman tek başına halledebilir.
Ağır-İleri Evreye geçildiğinde, bellek bütünlüğü neredeyse tamamen bozulmuş durumdadır. Hastalar, yakından tanıdığı kişileri karıştırmaya başlar ve aynaya baktıklarında kendilerini tanıyamaz duruma gelebilirler. Yemek yemek, giyinmek, yıkanmak gibi rutin işlerde tamamen bağımlı hale gelirler. Kelime dağarcıkları çok kısıtlıdır ve ileri safhalarda konuşma yeteneği tamamen kaybolabilir. Yürüme ve daha ileri aşamada oturmakta dahi zorlanabilir. Televizyondaki karakterlerle sanki evdeymiş gibi iletişim kurma ya da aynadaki yansımasıyla konuşurken kendi yüzünü yabancı gibi algılama davranışları sergileyebilir.
Alzheimer Tedavi
Alzheimer için kesin bir tedaviden söz etmek henüz mümkün olmazken tedavinin saptanmasına yönelik çalışmalar sürüyor. Alzheimer hastalığında kullanılan ilaçlar hastalık seyrinde izlenen bulgular üzerinde kısmi olumlu etkileri olan ilaçlardır. Hiçbir ilaç tedavisi Alzheimer hastalığı için kesin çare olmaz. Ancak ilaç tedavisi, bazı insanlarda ilerleyici belirtileri geçici olarak yavaşlatmak için geliştirilmiştir.
Alzheimer oluşturduğu semptomların azaltılması ve hastalığın ilerleyişinin yavaşlatılması mümkündür. Alzheimer hastalarının yaşam alanında gereken düzenlemeler yapılmalı ve hastalar için evde unutkanlığı önlemeli ve hatırlamayı kolaylaştırıcı önlemler alınmalıdır, notlar veya dikkat çekici işaretler olabilir. Bireysel veya toplu olarak uygulanabilen psikiyatrik terapiler hafızanın güçlendirilmesine, problem çözme ve dil becerilerinin korunabilmesine katkıda bulunabilir. Hastalığa ilişkin semptomların azaltılması ve yaşam kalitesinin artırılması amacıyla hekim tarafından birtakım ilaçların kullanımı önerilebilir.
Kaynak
American Psychiatric Association (DSM-V). (2013). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM-V).
İdil Arasan DOĞAN, 2024, Alzheimer Hasta Yakınlarında Psikoeğitim Temelli Psikolojik Destek Telerehabilitasyon Programı,Üsküdar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Ana Bilim Dalı Doktora Tezi
Safvet HAMİDİOĞLU, 2024, Alzheimer Hastalarına bakım Veren Yakınlarının Duygusal Tepkilerinin Değerlendirilmesi, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı Tıpda Uzmanlık Tezi