İçindekiler
Sürekli Depresif Bozukluk Nedir?
Distimik bozukluk, bir diğer adıyla sürekli depresif bozukluk kronik depresyonun önemli bir türüdür. Yunancada “kötü ruh hali” demek olan distimi bir duygudurum bozukluğudur. Distimi majör depresyon kadar şiddetli değildir ancak mevcut depresif ruh hali rahatsızlık verici olabilir. Bununla birlikte distimi ve majör depresyon, depresif ruh hali, uyku bozukluğu, düşük enerji ve zayıf konsantrasyon gibi pek çok ortak semptoma sahiptir. Aynı zamanda distimide yaşanılan iştahsızlık, düşük özgüven ve umutsuzluk; majör depresyondaki kilo değişimi, aşırı suçluluk ve ölüm veya intihar düşünceleri gibi daha ciddi semptomlara karşılık gelir. Bir majör depresyon dönemi daha fazla belirti gerektirir, ancak iki yıl yerine yalnızca iki hafta sürmesi gerekir. Ancak, distimi majör depresyonun daha “minör” hali değildir ve ciddi klinik depresyon ile günlük konuşma dilindeki anlamda depresyon arasında bir durum da değildir. Bazı durumlarda majör depresyondan daha fazla engelleyicidir. Bazı durumlarda bu ikisi birleşir ve distimiye sahip kişiler zaman zaman majör depresyon nöbetleri de geçirebilirler. Distimi hastalarının yarısından fazlası sonunda böyle bir majör depresyon atağı geçirir ve majör depresyon tedavisi gören hastaların yaklaşık yarısı bu çifte depresyondan muzdariptir. Majör depresyondan kısmen iyileşen birçok hastada, yıllarca süren daha hafif semptomlar da görülür. Bu tür kronik depresyonu distimiden ayırmak zordur.
Distiminin Nedenleri Nelerdir?
Distiminin net bir nedeni hala bulunamamıştır. Birçok faktörün depresyona katkıda bulunduğu düşünülmektedir. Örneğin distimisi olan kişilerin ailelerinde depresyon varsa, bu kişilerin erken dönem distimi belirtileri gösterme oranı %50 civarındadır. Çok az sayıda genetik çalışma olduğu için bu aile bağlantısının ne kadarının genetik olduğu belirsizdir. Ancak bu aynı zamanda bu hastalığın “öğrenilebilir” olduğu düşüncesini de ortaya atmaktadır. Bunun dışında bu kişilerin beyinlerinde fiziksel değişikliklere yol açan biyolojik farklılıklar, nöronlar arası mesajlaşmayı sağlayan nörotransmitterlerdeki değişiklikler ve majör depresyonda olduğu gibi sevilen birinin kaybı, maddi sorunlar veya yüksek düzeyde stres gibi travmatik olaylar bazı kişilerde kalıcı depresif bozukluğu tetikleyebilir. Aynı zamanda düşük benlik saygısı, aşırı bağımlı veya merhametsiz şekilde özeleştirel olmak veya her zaman en kötüsünün olacağını düşünmek gibi olumsuzluk içeren kişilik özellikleri de distiminin risk faktörleri arasındadır.
Distiminin Belirtileri Nelerdir?
Distimisi olan bir kişi kendini üzgün ve boşlukta hissedebilir, günlük aktivitelere olan ilgisini kaybedebilir ve işlerini yapmakta zorluk çekebilir. Ayrıca özsaygı düşebilir, yoğun başarısızlık umutsuzluk hissedebilir. Bu duygular yıllarca sürebilir ve kişinin ilişkilerini, okulunu veya işini ve günlük faaliyetleri etkileyebilir. Aynı zamanda, kişinin mutlu anlarında bile iyimser olmakta zorlanmasına yol açabilir. Bu kişiler karamsar, sürekli şikayet eden veya eğlenemeyen biri olarak tanımlanabilir. Amerikan Psikiyatri Derneği’nin hazırladığı Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı’nın beşinci ve son baskısından (DSM V) önce duygu durum bozukluklarının altında yer alan distimi, yeni baskıda sürekli depresif bozukluk olarak depresif bozukluklar kategorisinde yer almaktadır. DSM-V’e göre tanı kriterleri aşağıdaki gibidir.
- İştahsızlık veya aşırı yeme
- Uykusuzluk veya aşırı uyku
- Düşük enerji veya yorgunluk
- Kendine güvensizlik
- Zayıf konsantrasyon veya karar vermede zorluk
- Umutsuzluk duyguları
DSM’e göre kişiye distimi tanısı koyulabilmesi için kişi bu belirtileri en az iki yıl boyunca göstermeli ve bu iki yıl boyunca, kişi hiçbir zaman iki aydan fazla bir süre yukarıdaki semptomlardan yoksun kalmaması gerekmektedir.
Distiminin Tedavisi Nedir?
Distimi hastalarının çoğu hastalığın fark edilmemesinden dolayı tedavi edilememektedir. Genellikle sadece fiziksel şikayetler için kişiler yardım almak isterler veya hiç yardım almazlar çünkü bu durum onların o kadar bir parçası haline gelmiştir ki, hayatın böyle olduğuna inanırlar. Özellikle yaşlı insanlarda distimi demans, ilgisizlik veya sinirlilik olarak gizlenebilir. Eğer yukarıda bahsedilen belirtiler belirtilen süreler boyunca sizde görülüyorsa öncelikle fiziksel bir muayene yapılmalıdır. Bazı durumlarda distimi altta yatan bir fiziksel sağlık sorunuyla bağlantılı olabilir. Eğer mümkünse, depresif belirtilere neden olabilecek diğer tıbbi durumları belirlemek için laboratuvar testleri yapılmalıdır. Örneğin tirodid bezine bakılmalı ve yeterince tiroit hormonu üretip üretmediğini öğrenmek için kan testi yaptırılmalıdır; bu bezin yeterince tiroit hormonu üretmemesine hipotiroidizm denir. Bu testlerin sonuçları normal çıkar ve şikayetleriniz devam ederse psikolojik yardım almayı düşünebilirsiniz. Majör depresyonda olduğu gibi, distimi de psikoterapi ve ilaçlarla tedavi edilir. İlaçlar alanında uzman bir psikiyatrist gözetiminde başlanmalı, kullanılmalı ve sonlandırılmalıdır. Terapi olarak da kullanılan yöntemler çoğunlukla bilişsel davranışçı veya kişilerarası terapidir. Kendinize ve çevrenize ilişkin çarpık görüşleri değiştirmeye odaklanır. Aynı zamanda ilişki becerilerini geliştirmek ve stres yaratan etkenleri tespit edip yönetmek için de çalışır. Distimi terapiyle, ilaçlarla veya bu ikisinin kombinasyonuyla başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Ancak belirtilerinizi kontrol altına almak için ve sürekliliği sağlamak için distimisi olan kişilerin uzun süreli tedaviye ihtiyacı olabilir.
Ahmet BÜYÜKABACI
Çalışma alanları sırasıyla kişilik bozuklukları, bireysel psikoterapi, çift terapisi ve danışmanlığı, cinsel terapi ve danışmanlığı, şirket içi ve kurum eğitimleridir